Maske ve fişleme konusu hakkında

Bu konuda bir şeyler söylemek istiyorum çünkü şu sıra bu konunun da AKP ve polis tarafından korkutma amaçlı kullanıldığını düşünüyorum.

Öncelikle şunu söyleyeyim. Eylemlerde yüzününü kapatarak kimliğinizi saklama ihtiyacınızı çok iyi anlıyorum. Fişlenmekten ve ilerde bunun örneğin kamuda iş ararken kullanılabileceğinden endişe duyulması son derece normal.

Ancak özellikle son iki günde İstanbulda öğrenci eylemlerinde polisin bunu bir koz olarak kullanmaya başladığını düşünüyorum. Polis bilinçi olarak gençlerin yüzlerini açtırıp, görüntülerini alıyor ve orada bulunan herkesin fişlendiği izlenimini veriyor. Aynı şey GBT kontrolleri için de geçerli. Bu sayede kişiler üzerinde ‘seni kayıt altına aldık, bir daha sokağa çıkarsan, geleceğin biter’ şeklinde bir etki bırakılıyor.

Ama gerçekte durum çok daha farklı. Orada bulunan kişilerin görüntüsünü alırken kameraların kayıtta olduğundan bile şüpheliyim. Ki kaldı ki polisin daha sonra ekran başına oturup onbinlerce kişinin kimlik tespiti yapmayacağından da neredeyse eminim. O nedenle sokağa çıktığınızda yüzünüzü kapatmayın arkadaşlar, bu sizin etrafınıza kurulan korku duvarlarını yükseltmekten başka bir işe yaramaz. Biz sokakta kötü bi şey yapmıyoruz, slogan atıyor ve hakkımızı arıyoruz.

Ha sokağa çıktığınızda eğer ki niyetiniz polise taş, havai fişek, molotof gibi şeylerle saldırmaksa evet yüzünüzü kapatın. Ama şu anki direniş pratiği bu değil ve ben de daha pasif bir direnişin devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Önemli olan haftalarca ya da aylarca, bütün bu hukuksuzlar son bulana kadar milyonlarca insan sokakta inatla yer almamız.

2006’dan bu yana, ODTÜ’de okumaya başladığımdan beri yüzlerce eyleme katılmışımdır. Bazen sadece eylemci bazen de düzenle komitesinden biri olarak. Buna sayısız 1 Mayıs ve Gezi direnişi de dahil. Bir kere dahi yüzümü kapatmadım. Sadece Gezi zamanı gazdan az etkilenmek için için zaman zaman n95 kullandım o da işe yaramadı zaten.

Bizler utanılacak, saklanacak bir şey yapmıyoruz. Bizler demokratik ve anayasal haklarımızı sokağa çıkarak kullanıyoruz. Kimliğini saklaması gereken biz değiliz. Polislerin çoğunun sicil numarasının kasklarında yazmaması ve çoğunun yüzlerini kapatması da kimlerin saklanması gerektiğini gösteriyor.

Fişleme tehditleriyle bu ülkenin gençlerinin hakkını sokakta aramasını engellemeye çalışanlara fırsat tanımayın. Umutsuzluğa kapılmadan, hakkımızı alana kadar devam etmeliyiz.